Facebook Pixel İle Dijital Pazarlama Sınırlarını Zorlayın

Facebook pixel dijital dünyanın en yeni oyuncularından bir tanesi. Psikolojik araştırmaların ortaya attığı veriler sayesinde ortaya çıktığı düşünülen tekrar pazarlama sistemi olarak biliniyor. İçeriğimiz içerisinde Facebook Pixel’i hakkında duymadığınız tüm psikolojik etkiler, kurulum aşamaları ve işinize yarayacak bütün ipuçlarını sizler için derledik. Hadi hemen başlayalım.

Facebook Pixel’i Nedir?

Son dönemde Corona virüsü nedeniyle e-ticaret satışlarında %30’ları geçen artış söz konusu oldu. Bu nedenle e-ticaret camiasına yeni katılan bir sürü sistem ve platform bulunuyor. Peki bu platformlar kendisini dijitalde nasıl kabul ettirebilir? 

Facebook Pixeli yeni ya da eski tüm oyuncuların dijital dünyada aktif olarak kendilerini kanıtlamalarına yarayan mükemmel bir sistemdir. Dijital bir dünyada önemli olan basit ve klasik reklam çıkmak kesinlikle değildir. 

Net olarak yapılan tüm araştırmalar satışların artması ve sürekliliğin olması için marka bilinirliğine odaklanılması gerektiğinin altını çizmekte. Sürekliliği artırmak için müşterilerinize onlarca hizmet sunabilirsiniz. Örneğin kargoların içerisinde kadınlar için minik çikolatalar, erkekler için ufak hediyeler vb. Bu minik hediyeler sizlerin akılda kalmanıza yüksek oranda olumlu etki göstermektedir. 

Fakat insanlar özellikle sosyal medya platformları sayesinde gün içerisinde yüzlerce logo, görsel görüyor. Video izliyor ve ses dinliyor. Bu kadar çok karmaşıklığı beyin yapısı gereksiz klasörüne atabilir. İşte tam olarak bu gereksiz klasörüne girmemek için Facebook Pixel’i kullanarak tekrar pazarlama denilen Remarketing reklamcılığı yapmalısınız.

Facebook Pixeli İle Remarketing Reklamcılığı Yapabilirsiniz!

Remarketing reklamcılığı ve reklam stratejileri betimleme yapmak gerekirse ek gıda takviyesi gibidir diyebiliriz. Hali hazırda almış olduğunuz gıdalar zaten güçlü hissetmenize neden olurken. Ek gıda takviyesi kendinizi olduğunuzdan daha güçlü olduğunuzu hissetmenize neden olur. Bu konun mantığını hemen bir örnekle anlamlandıralım.

Bir e-ticaret sitesine girdiniz ve bir çorap araması yaptınız. Herhangi bir nedenden dolayı o çorabı almadan internet sitesinden çıktınız. Çıkış yaptıktan sonra sosyal medya hesaplarınızı kontrol etmek istediniz fakat her yer çorap reklamı olmuş. Sürekli sanki tabiri uygun ise “Yırtık Çorapla” geziyormuşsunuz gibi “Çorap almak ister misiniz?” “Çorap ihtiyacınız mı var?” “Çok uygun fiyatlara çorap almak ister misiniz?” gibi reklamlar ile karşılaşmaya başlarsınız.

Bunun yanı sıra senkronize bir şekil de mobil kullanımı yapan bir bireyseniz benzer reklamlar telefonlarınızda da çıkacaktır. Hatta belirli periyotlarla bu reklamlar bir süre daha karşınıza çıkmaya başlayacaktır. 

Peki bu firmalar bunu nasıl yapıyorlar? Bunun mantığı nedir? Paranızın olmadığını ya da o an neden istemediğinizi analiz eder hale mi geldiler? Bu sorularımıza cevaplarımızı bir alt başlığımızda ele alacağız.

Firmalar Sepeti Neden Terk Ettiğinizi Biliyor!

Günümüz veri depolama ve o verileri işleme çağı. Big data (Büyük veri) adı verilen sistemlerle bu işlerin üst düzey uzmanları sayesinde tüm verilerimiz tek tek analiz edilebiliyor. E-ticaret firmaları genel olarak bakıldığında onlarca uygulamayı kullanır ve o uygulamalar ile veri paylaşımları yaparlar. 

Tabi ki bu paylaşımlar kişisel verileri koruma kanununa uygun bir şekilde yapılmaktadır. Fakat abartmadan anlatmak gerekirse üst düzey e-ticaret firmaları biraz önce vermiş olduğumuz o çorap örneğinde olduğu gibi sepetten neden ayrıldığımızı yüksek bir doğruluk payı ile tahmin edebiliyor ve buna göre aksiyon alıyor. 

Bu tahminler arasında genel olarak kişinin kredi kartının yetersiz bakiyeden dolayı ödemeyi gerçekleştirememesi, aile faktörü veya anlık bir isteksizlikten olduğu biliniyor. Buna çözüm olarak da remarketing yaparak bir süre sonra o kişinin tekrar karşısına çıkarak vazgeçtiği o işlemin yapılması hedefleniyor. 

Bir süre önce alışverişten vazgeçen bir potansiyel müşteriye bir hafta, onbeş gün bir ay gibi süreler ile tekrar tekrar karşısına çıkıldığında kişi o ürüne ihtiyacı olduğunu fark ediyor veya alma isteği tekrar oluşuyor ve işlemi gerçekleştiriyor.